Polis memuruna 'Siz kim oluyosunuz, tutanak yapamazsınız' demek suç mudur?



Yargıtay, polis memuruna 'Siz kim oluyorsunuz, tutanak yapamazsınız' demenin hakaret suçu oluşturmayacağına karar verdi.

2017 yılında yaşanan bir trafik olayında, polis memurları sürücü hakkında tutanak tutarken, sürücü polise 'Siz kim oluyorsunuz, tutanak yapamazsınız' demiştir.

Tutanak tutulan ve savcılığa suç duyurusu sonrasında, bu sözleri söylemenin polislerin onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olduğuna karar verilerek 1 yıl 2 ay hapis cezası verilmiştir.

Sanığın temyizi sonrasında dosya Yargıtay 18. dairesinde görülmüştür. Yargıtay bu sözlerin; onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, rahatsız edici, kaba ve nezaket dışı hitap tarzı niteliğinde olduğu, dolayısıyla hakaret suçunun unsurları itibari ile oluşmadığına karar vermiştir.

İŞTE MAHKEME KARARI

T.C.
YARGITAY
18. CEZA DAİRESİ

ESAS NO. 2015/33059
KARAR NO. 2016/14401
KARAR TARİHİ. 30.6.2016

SANIĞIN POLİS MEMURUNA "SİZ KİM OLUYORSUNUZ TUTANAK YAPAMAZSINIZ" ŞEKLİNDEKİ SÖZLERİNİN HAKARET SUÇUNU OLUŞTURMADIĞI--KİŞİLERE YÖNELİK HER AĞIR ELEŞTİRİNİN HAKARET SUÇU BAĞLAMINDA DEĞERLENDİRİLEMEYECEĞİ--

5237/m.51

ÖZET : 1- Yargılamaya konu somut olayda; sanığın, polis memuru olarak görev yapan müştekilere söylediği kabul edilen "siz kim oluyorsunuz, tutanak yapamazsınız" şeklindeki sözlerinin, müştekilerin onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, rahatsız edici, kaba ve nezaket dışı hitap tarzı niteliğinde olduğu, dolayısıyla hakaret suçunun unsurları itibari ile oluşmadığı gözetilmeden, sanığın beraatı yerine mahkümiyetine karar verilmesi, 2- Sanık hakkında verilen ilk hükümdeki 1 yıl 2 ay 17 gün hapis cezası TCK'nın 51. maddesi uyarınca ertelenmesine karşın, sadece sanık müdafii temyizi üzerine yapılan bozmadan sonra hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilip, sanığın denetim süresi içinde yeniden suç işlemesi nedeniyle açıklanan hükümde hapis cezası ertelenmeyerek, 1412 S.K. 326/son maddesindeki sanık lehine kazanılmış hak ilkesine aykırı davranılması, bozmayı gerektirmiştir.

DAVA : Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:

KARAR : Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.

Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.

Ancak;

1- Hakaret fiilinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye yönelik olarak gerçekleşmesi gerekmektedir. Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kişilere yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövmek fiilini oluşturması gerekmektedir.

Yargılamaya konu somut olayda; sanığın, polis memuru olarak görev yapan müştekilere söylediği kabul edilen "siz kim oluyorsunuz, tutanak yapamazsınız" şeklindeki sözlerinin, müştekilerin onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, rahatsız edici, kaba ve nezaket dışı hitap tarzı niteliğinde olduğu, dolayısıyla hakaret suçunun unsurları itibari ile oluşmadığı gözetilmeden, sanığın beraatı yerine mahkümiyetine karar verilmesi,

2- Kabule göre de;

Sanık hakkında verilen 29.11.2007 tarihli ilk hükümdeki 1 yıl 2 ay 17 gün hapis cezası TCK'nın 51. maddesi uyarınca ertelenmesine karşın, sadece sanık müdafii temyizi üzerine yapılan bozmadan sonra hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilip, sanığın denetim süresi içinde yeniden suç işlemesi nedeniyle açıklanan 15.04.2014 tarihli hükümde hapis cezası ertelenmeyerek, 1412 sayılı CMUK'nın 326/son maddesindeki sanık lehine kazanılmış hak ilkesine aykırı davranılması,

SONUÇ : Kanuna aykırı ve sanık K. D. müdafiinin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 30.06.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

Konular